Bir süredir bunu içimden atmam gerektiğini hissediyorum. Birine söylemem gerekiyor ama kimsenin anlamayacağını biliyorum… Tüm fikirlerim karmakarışık ve nereden başlayacağımı bilmiyorum…
Sanırım adımla başlamalıyım. Adım Mercedes (ama ailem ve arkadaşlarım bana Meche derdi). 42 yaşındayım ve Peru'nun Lima kentinde yaşıyorum. Sanırım oldukça normal bir insanım ya da belki biri sıkıcı derdi. Yirmili yaşlarımda, elimden geldiğince hayatım karmakarışıktı. 25 yaşına gelene ve işleri mahvedene kadar arkadaşlarımla partilere gitmeyi çok severdim.
Çok fazla partneri olan biri değildim. Hayatımda sadece üç kişiyle birlikte oldum ve bunlardan biri beni hamile bıraktı. 25 yaşımda ders çalışmayı bırakmak zorunda kaldım. Önceden de böyleydi, biliyor musun? Kendimi %100 oğlum ve evlenmek için can attığım partnerime adadım.
Sanırım hiç mutlu olamadım… Kendimi hep çok yalnız hissettim… ta ki yakın zamana kadar.
Ayrıntıları bu kadar kısa yazdığım için beni bağışlayın, belki daha sonra hayatımın bazı yönlerine daha detaylı değinirim, ama yazarken biraz titriyorum…
Bir ay önce 18 yaşındaki oğlum bana yüzmede daha rekabetçi bir kategoriye terfi ettiğine dair inanılmaz haberi verdi. Çok küçük yaşlardan beri yüzüyordu ve şimdi bunu daha profesyonel bir şekilde yapacak. Öğle yemeği yerken bunu bize söylediğinde hepimiz çok mutlu olduk. Ama tek iyi haber bu değildi. Ayrıca Almanya'dan gelen Lukas adında bir çocukla tanıştığını da söyledi.
"Güzel isim," dedim oğlum José'ye… Kocamın bundan sonra söyleyeceği sözlerin hayatımda kökten bir değişimin başlangıcı olacağını ancak şimdi anlıyorum…
"Oğlum, şu çocuğu eve davet etsen iyi olur!"